Akademisyen ve düşünür Şener Üşümezsoy, diğer hocalardan farkını açık ve net bir şekilde ortaya koydu. Üşümezsoy, “Ben Marksistim. Kendimi elinde kılıçla halk için savaşan bir Don Kişot gibi hissediyorum.” ifadeleriyle, mücadeleci ve idealist duruşunu vurguladı.
Günümüzde akademik dünyanın sıkça tartışılan siyaset, toplum ve ideoloji ekseninde kendine özgü bir duruş sergileyen Üşümezsoy, Marksist perspektifin rehberliğinde halkın çıkarları için mücadele ettiğini belirtti.
Don Kişot benzetmesiyle, bazen yalnız ve zorluklarla dolu yolda, ancak inandığı değerlerden vazgeçmeden savaşmaya devam ettiğini ifade etti.
Üşümezsoy’un bu sözleri, günümüz entelektüel arenasında farklı ve cesur bir ses olarak öne çıkarken, toplumsal adalet ve eşitlik mücadelesinin akademi ile buluştuğu noktayı da gözler önüne seriyor.