Rusya Tarabya Yalı Davası Başlıyor

Rusya, Boğaz’daki tarihî yalı davasında haklarını savunmaya hazır: İlk duruşma 9 Aralık’ta.

İstanbul, 25 Kasım 2025 – Yaklaşık 20 yıldır süren mülkiyet anlaşmazlığının gölgesinde kalan İstanbul Boğazı’nın incisi Tarabya’daki tarihi yalı, Rusya Federasyonu’nun yeni umut kapısı. Üst mahkeme tarafından bozulan son kararın ardından dava sil baştan görülmeye başlanırken, Moskova yönetimi, 9 Aralık’ta başlayacak duruşmada tüm tarihi belgeleri masaya yatırarak mülk üzerindeki hak sahipliğini kanıtlamaya kararlı.

TARİHİ YALININ MÜLKİYET ZİNCİRİ
Tarihi yalı, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan karmaşık bir mülkiyet zincirine sahip. 1841’de Fransız kökenli Landevoisin ailesi tarafından Rum asıllı Hristaki Efendi’den satın alınan 200 yıllık yapı, 1868’de Rus elçilik çalışanı Nikolay Sveçin (Nikola İsveçin) tarafından 400 bin kuruşa devralındı.

Sveçin’in 1903’teki vefatından sonra, Padişah V. Mehmed Reşad’ın fermanı ve Evkaf Mahkemesi kararıyla Rus Çarlığı’na lojman ve misafirhane olarak kiralandı. Uzun yıllar Rus Sefareti’nin diplomatik temsilciliği olarak kullanılan yalı ve 10 dönümlük arazi, Sovyetler Birliği ve Rusya Federasyonu dönemlerinde de temsilcilik statüsünde kaldı. Ancak mahkeme kayıtlarında, mülkün hiçbir dönemde doğrudan Rusya adına tescil edilmediği vurgulanıyor.

DAVANIN TARAFLARI VE MAHKEME SÜRECİ
Davanın tarafları arasında Hazine, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Rusya Federasyonu ve Sveçin’in Fransa’da yaşayan torunları (Aurelie Lecomte, Cedric Lecomte İsveçin ve Jean Ivan İsveçin) yer alıyor. Maddi değeri 1.5 milyar TL’yi aşan taşınmazın kaderi, 2008’den beri İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüşülüyor.

Geçtiğimiz aylarda mahkeme, yalının Sveçin’in mirasçılarına bırakılmasına hükmetmiş, Hazine, Vakıflar ve Rusya’nın taleplerini reddetmişti. Bu karar, Osmanlı arşivleri, fermanlar, diplomatik yazışmalar ve uluslararası hukuk ilkeleri temelinde alınmıştı.

Ancak Rusya Federasyonu’nun istinaf başvurusu, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nde yankı buldu. Daire, “tarafların yeterince dinlenmediği” gerekçesiyle kararı bozarak dosyayı yerel mahkemeye iade etti. Bu gelişme, davayı 18. yılına taşırken, yeni bir sayfa açtı.

Sarıibrahimoğlu Hukuk Bürosu’ndan yapılan açıklamada, “Mahkeme duruşma tarihi belirleyerek tarafları çağırdı ve eksik belgelerin toplanması için süre verdi. İlk duruşma 9 Aralık’ta” denildi.

RUSYA’DAN NET MESAJ: “TARİHİ BELGELERLE HAKLARIMIZI KANITLAYACAĞIZ”
Rusya’nın yurtdışındaki devlet varlıklarını yöneten Goszagransobstvennost Devlet Şirketi Genel Müdür Yardımcısı Vladimir Antonov, Rus basınına verdiği demeçte umutlu bir tablo çizdi. Antonov, “9 Aralık duruşmasında, olayların tam ve objektif bir resmini ortaya koymak için tüm tarihi belgeler, diplomatik yazışmalar ve kayıtlar dikkate alınacak. Bu dava, sadece Tarabya’daki yalının mülkiyetini değil, Osmanlı’dan günümüze diplomatik mülklerin hukuki statüsünü, miras hukukunu ve eyaletler arası gayrimenkul işlemlerini aydınlatacak bir emsal olacak” ifadelerini kullandı.

Antonov’un sözleri, Moskova’da da yankı buldu. Nadmitov, Ivanov & Partnerler hukuk firmasının yöneticisi Aleksandr Nadmitov, Rusya’da devrim öncesi mülklerin iadesine ilişkin “Başarılı örneklerin nadirliğini” vurgularken, ILM şirketi yöneticisi Andrey Lukişev, 1917 öncesi mülkiyet zincirinin belgelenmesinin zorluğuna dikkat çekti. Lukişev, “Davalar uzun ve maliyetli; üstelik hukuk sisteminde yıkıcı emsaller yaratabilir” uyarısında bulundu.

Boğaz yalısı kararı, Rusya’da restitüsyon tartışmalarını yeniden alevlendirdi.

TÜRK BASININDA TARTIŞMA: RUSYA’DAN GERİ ÇEKME TALEBİ
Davanın seyrini değiştiren gelişme, Türk basınında da yankılandı. Rusya’nın Ankara Büyükelçiliği, bazı medya organlarının “Mahkemenin yalıyı Sveçin’in mirasçılarına bıraktığı” haberini, “önceki bozulmuş karara dayandığı” gerekçesiyle yalanladı ve geri çekilmesini talep etti.

Bu talep, diplomatik gerilimi artırdı ve davanın uluslararası boyutunu bir kez daha gözler önüne serdi.

TARABYA YALISININ SEMBOLİK ÖNEMİ
Uzmanlar, 9 Aralık duruşmasının dönüm noktası olabileceğini belirtiyor. İstanbul Boğazı’nın en değerli noktalarından biri olan Tarabya yalısı, sadece maddi bir miras değil; Osmanlı-Rus ilişkilerinin sembolik bir parçası.

Rusya, bu fırsatı kaçırmamaya kararlı: Tarihi belgelerle sahneye çıkarak, 20 yıllık maratona nokta koymayı hedefliyor. Dava, Türk-Rus diplomatik mülklerindeki belirsizlikleri giderecek bir emsal yaratabilir mi? Cevap, 9 Aralık’ta belli olacak.

Gelişmeleri takip ediyoruz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir