A.B.D. Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Kuala Lumpur’da düzenlenen Doğu Asya Zirvesi (E.A.S.) kapsamında Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ile kritik bir görüşme gerçekleştirdi. Ticâret savaşı endişelerinin yeniden alevlendiği bir dönemde yapılan temas, dünyâ kamuoyunun dikkatini çekti.
Rubio, toplantı sonrası yaptığı açıklamada Çinli mevkidaşıyla görüşmenin “açık, doğrudan ve yapıcı” geçtiğini belirterek, A.B.D. Başkanı Donald Trump ile Çin Devlet Başkanı Şi Jinping arasında bu yıl içinde bir zirve gerçekleşmesi için “iyi bir şans” olduğunu söyledi. “Görüş ayrılıklarımızı yönetebileceğimizi gördük. Bu yıl içinde Başkan Trump ve Devlet Başkanı Şi’nin yeniden bir araya gelmeleri güçlü bir olasılık.” – Marco Rubio
TİCÂRET, TEKNOLOJİ VE TAYVAN MASADAYDI
A.B.D. ve Çin arasındaki ticâret ilişkileri son dönemde yeniden gerilirken, Trump yönetiminin Çin ürünlerine uyguladığı yüksek tarifeler görüşmenin ana başlıklarından biri oldu. Wang Yi, A.B.D.’nin “tek taraflı ve ayrımcı ekonomik önlemlerinin” bölgesel istikrârı tehdit ettiğini ifâde etti.
Ayrıca görüşmede:
- Tayvan Boğazı’ndaki askerî hareketlilik
- Yüksek teknoloji ihrâcatı ve siber güvenlik
- Güney Çin Denizi’ndeki egemenlik ihtilâfları da ele alındı.
ZİRVENİN BÖLGESEL YANKISI
Toplantının gerçekleştiği Doğu Asya Zirvesi, ASEAN ülkelerinin yanı sıra Çin, A.B.D., Japonya, Rusya, Hindistan ve Avustralya’nın da yer aldığı 18 üyeli stratejik bir platform. Bu yılki zirveye, artan târifeler, bölgesel güvenlik tehditleri ve Çin’in ekonomik nüfuzu damgasını vurdu.
ASEAN ülkeleri, iki süper güç arasındaki rekâbette denge kurma arayışını sürdürürken, Malezya ve Endonezya gibi bâzı üyeler A.B.D.’yi “korumacı adımları” nedeniyle eleştirdi. Rubio-Wang görüşmesi, taraflar arasında ciddî ihtilâflara rağmen diplomatik iletişimin sürdüğünü ve yeni bir lîderler zirvesine kapı aralandığını gösteriyor.
Trump ve Şi’nin yeniden bir araya gelmesi durumunda, ticâret savaşının seyri ve Hint-Pasifik dengeleri yeniden şekillenebilir.