Lefkoşa, 27 Kasım 2025 – Kıbrıs Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu Georgios’un son açıklamaları, Ada’da uzun süredir örtbas edilen bir gerçeği gün yüzüne çıkardı. Georgios, kilisenin 1950’lerdeki Enosis mücadelesinde terör örgütü EOKA’nın kuruluşunda, finansmanında ve örgütlenmesinde kilit rol oynadığını itiraf etti.
Bu sözler, Rum toplumunda “romantik kahraman” olarak anılan EOKA’nın karanlık tarihini bir kez daha tartışmaya açtı. Georgios, EOKA üyesi Kyriakos Matsis’i anma töreni sırasında yaptığı konuşmada, “Kıbrıs Kilisesi, EOKA mücadelesinin temel direğiydi. Onu örgütledi, finanse etti, yönlendirdi” dedi.
EOKA’NIN KURULUŞU VE KİLİSE BAĞLANTISI: ARTIK RESMİ İTİRAF
EOKA, Albay Georgios Grivas liderliğinde 1955’te kurulan bir yeraltı örgütüydü. Örgüt, Britanya’ya karşı gerilla taktikleriyle Enosis’i zorlarken, Kıbrıs Rum lideri Başpiskopos Makarios III’ün dolaylı desteğini aldığı biliniyordu.
Ancak Georgios’un itirafı, kilisenin rolünü “temel direk” olarak tanımlayarak, finansal ve lojistik desteği ilk kez bu kadar netleştiriyor. Tarihçiler, kilisenin Osmanlı’dan beri sahip olduğu ekonomik gücün – topraklar, bağışlar ve diaspora fonları – EOKA’nın silah alımı ve eğitim kamplarını finanse ettiğini uzun zamandır iddia ediyordu.
Rum medyasında yer alan haberlere göre, Georgios’un açıklaması, KKTC’nin 42. kuruluş yıldönümü kutlamaları sırasında geldi. Bu zamanlama, Başpiskopos’un Türkiye ve KKTC’ye yönelik sert eleştirileriyle birleşince, Ada’daki gerilimi tırmandırdı.
RUM TOPLUMUNDA TEPKİLER: GURUR MU, UTANÇ MI?
Rum tarafında itiraf, ikiye bölünmüş tepkilere yol açtı. Bazıları Georgios’u “tarihi gerçeği cesurca dile getirdiği” için alkışlarken, muhalif sesler “terör örgütüyle kilisenin kirli ilişkisini meşrulaştırmak” olarak eleştirdi.
Sigma TV gibi medya organlarında EOKA propagandası artarken, genç nesil aktivistler sosyal medyada “EOKA’nın masum sivilleri hedef aldığını” hatırlatarak protesto mesajları paylaştı.
Tarihçi Dr. Elena Papadopoulos, “Bu itiraf, kilisenin siyasi rolünü sorgulatıyor. Makarios’un EOKA’yı inkar ettiği bir dönemde, Georgios’un açıklığı kilise imajını zedeliyor” yorumunu yaptı. Öte yandan, ELAM gibi aşırı sağ gruplar sözleri “milli gurur” olarak kutladı.
KKTC VE TÜRKİYE’NİN BAKIŞI: PROVOKASYON OLARAK DEĞERLENDİRİLDİ
KKTC Dışişleri Bakanlığı, açıklamayı “tarihi çarpıtma ve nefret söylemi” olarak kınadı. Bakanlık sözcüsü, “EOKA’nın kanlı mirası, kilise tarafından hâlâ yüceltiliyor. Bu, barış sürecini baltalayan bir provokasyon” dedi.
Ankara’dan da benzer tepkiler geldi; Dışişleri, “Kıbrıs’taki Hristiyan kurumların teröre desteği utanç verici” açıklaması yaptı.
Uzmanlar, Georgios’un sözlerinin, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Christodoulides’in son EOKA övgüleriyle örtüştüğünü belirtiyor. Christodoulides, yakın zamanda EOKA’yı “özgürlük savaşçıları” diye anmış, bu da Rum medyasında propaganda dalgasını tetiklemişti.
GELECEKTEKİ ETKİLER: BARIŞ SÜRECİNE GÖLGE
Bu itiraf, BM öncülüğündeki Kıbrıs görüşmelerini etkileyebilir. Georgios, daha önce de “iki toplumlu federasyon” modelini reddederek, “Rum-Yunan ortak savunma” çağrısı yapmıştı.
KKTC tarafı, kilisenin siyasi müdahalesini “çağ dışı” bulurken, uzmanlar Ada’daki gerilimin artabileceğini öngörüyor.
Kıbrıs Rum Kilisesi, yüzyıllardır hem dini hem siyasi bir güç merkezi. Osmanlı’dan İngiliz sömürgeciliğine, EOKA’dan bugüne, Enosis hayalini canlı tutan kilise, Georgios’la birlikte yeni bir tartışma sayfası açtı.
Peki bu itiraf, yaraları saracak mı yoksa derinleştirecek mi? Ada, cevabı bekliyor.