İçer OSGB: Güvenliği formalite değil, kültür haline getiriyoruz

İş sağlığı ve güvenliği (İSG) alanında 12 yıllık tecrübeye sahip olan Cüneyt Bey, kurucusu olduğu İçer OSGB ile sektörde fark yaratmayı hedefliyor. Yalnızca yasal yükümlülükleri yerine getiren bir kurum olmak yerine, gerçekten “değer yaratan” bir yaklaşımı benimsediklerini söyleyen Cüneyt Bey, “Bizim için güvenlik, bir kağıt üzerindeki yönetmelik değil, sahadaki her bir çalışanın sağlığıdır. Bu yüzden sloganımız ‘Bir Zamanlar Güvenlikti'” dedi.

GÜVENİN ANAHTARI: SAHADA OMUZ OMUZA

Çalışanların ve işverenlerin güvenini kazanmanın en etkili yolunun sahada onlarla birlikte olmak olduğunu vurgulayan Cüneyt Bey, şunları kaydetti: “Biz sadece denetim için gitmiyoruz; çalışanlarla sohbet ediyor, işlerini ve risklerini kendi gözlerimizle görüyoruz. Konuları soyut kavramlarla değil, günlük hayata dokunan örneklerle anlatıyoruz. Örneğin, bir çalışana ‘Bu önlemi almazsan yarın evde çocuklarınla top oynayamayabilirsin’ dediğinizde, işin ciddiyetini daha iyi kavrıyorlar. Yönetimle ise somut veriler üzerinden konuşuyoruz; riskin maliyetinin, önlemin maliyetinden kat kat fazla olduğunu ortaya koyuyoruz.”

EĞİTİMDE YENİ DÖNEM: ETKİLEŞİM VE KİŞİSELLEŞTİRME

İSG eğitimlerinin artık bir formalite olmaktan çıkması gerektiğini belirten İçer OSGB’nin kurucusu, farkındalık yaratmak için “etkileşim” ve “kişiselleştirme” yöntemlerini öne çıkardıklarını söyledi. “Çalışanların pasif dinleyici değil, soru soran ve çözüm üreten aktif katılımcılar olmasını sağlıyoruz. Senaryolar üzerinden ‘Bu durumda ne yapardınız?’ diye soruyoruz. Ayrıca her sektörün ve hatta her işletmenin riskleri farklıdır. O işyerine özgü risk analizine dayalı eğitimler hazırlıyoruz. Çalışan, kendi makinesini ve kendi riskini görerek öğreniyor. Bu da eğitimi formalite olmaktan çıkarıp, gerçekten hayat kurtaran bir bilince dönüştürüyor.”

ACİL DURUM PLANLARINDA SAHA GERÇEKLİĞİ

Acil durum planlarındaki en kritik zorluk, kağıt üzerindeki planın sahada tam olarak uygulanamaması. Birçok işletmede planlar eksiksiz hazırlanır, ancak ne çalışanlar ne de yöneticiler bu planı yeterince içselleştirirler. Bunun için “senaryo tabanlı tatbikatlar” yapıyoruz. Tatbikatları, sadece alarm çalıp dışarı çıkmaktan ibaret olmaktan çıkarıp, farklı senaryolarla zenginleştiriyoruz. Örneğin; “elektrik kontağından çıkan yangın” veya “kimyasal boyutlu” gibi özel durumlar oluşturuyoruz. Herkesin ne yapması gerektiğini uygulamalı olarak gösteriyoruz.

FİYAT BASKISINA KARŞI KATMA DEĞERLİ HİZMETLER

Fiyat baskısı her sektörde var, bunu biliyoruz. Ama biz OSGB olarak, bu durumu sadece fiyata rekabet etmek yerine, kalitemizi ve farkımızı öne çıkararak yönetiyoruz. Temel hizmetlerimiz yasal zorunlulukları zaten karşılıyor. Ama bizim fark yarattığımız nokta, müşterilerimize sunduğumuz ekstra hizmetler.

Risk analizi raporunu hazırlayıp kenara çekilmek yerine, müşterilerimizin risklerini sürekli takip ediyor, yeni bir durum ortaya çıktığında uyarıyor ve çözümler sunuyoruz. Buna biz “Risk Yönetimi Danışmanlığı” diyoruz. Ayrıca mevzuattaki değişiklikleri yakından takip ediyor, müşterilerimizi özel bültenlerle anında bilgilendiriyoruz. Son olarak, acil durum tatbikatlarını da sıradanlıktan çıkarıyor, firmaya özel senaryolarla uyguluyoruz.

KALİTEYİ KORUMAK İÇİN İÇ DENETİM SÜRECİ

Elbette, kendi içimizde sürekli bir kalite kontrol mekanizması işletiyoruz. Her hizmet için, müşterilerimizden bir “Geri Bildirim Formu” doldurmalarını istiyoruz. Bu sayede hizmetlerimizde eksik kalan noktaları hemen tespit edip gerekli önlemleri alabiliyoruz.

Ayrıca saha ekiplerimiz düzenli olarak kurum içi eğitim almakta ve çalışmalar nitelikli uzmanlarımız tarafından rastgele seçilen örneklerle periyodik olarak incelenmektedir. Bu şekilde, sunduğumuz hizmetin her zaman en yüksek standartlarda olmasını sağlamaktayız.

MEVZUATTAKİ BÜROKRATİK ZORLUKLAR VE SAHA YANSIMALARI

Mevzuatta karşılaştığımız en yaygın bürokratik zorluk, bazı düzenlemelerin sahadaki gerçekliğe tam olarak uymaması veya yoruma açık olmasıdır. Örneğin, risk değerlendirmesi yaparken, bir iş yerinde çalışan sayısı 50’den az ise, iş sağlığı ve güvenliği uzmanı çalıştırma zorunluluğu yoktur.

Farklı sektörler için belirli kriterlerin net bir şekilde belirlenmemesi, bazen farklı yorumlar nedeniyle işletme yönetimiyle anlaşmazlıklara yol açar. Bu durum sahada zaman ve kaynak israfına neden olur. Bu nedenle, deneyimlerimize ve sektördeki en iyi uygulamalara dayanarak, mevzuata da uygun en etkili çözümü sağlamaya odaklanıyoruz.

İŞ GÜVENLİĞİ KÜLTÜRÜNE ÖNCÜLÜK EDEN OSGB MODELİ

Bir OSGB sadece yasal bir yükümlülüğü yerine getiren bir şirket değil, iş güvenliği kültürüne öncülük eden bir kurum olmalıdır. Bu dönüşüm için üç kritik adım gerekiyor:

  • Proaktif Yaklaşım: Kazadan sonra değil, öncesinde önlem almak. Verileri analiz ederek riskleri önceden tahmin edip strateji geliştirmek.
  • Sürekli Öğrenme: Sadece müşterilere değil, kendi uzmanlarına da yeni yöntemler, teknikler ve insan davranışları konusunda eğitim vermek.
  • Sektörel Uzmanlaşma: Her sektörün kendine özgü riskleri vardır. Belirli sektörlere odaklanarak daha kaliteli ve uygun hizmet sunmak mümkündür.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir