Cemaat mensupları istismarı örtbas etmekle suçlanıyor ama yargılanmıyor: Sadece “bilgi sahibi” olarak dinlendiler.
Ankara/İstanbul, 22 Kasım 2025 – Türkiye’de son yıllarda gündeme tekrar tekrar gelen cemaat/tarikat yurtlarındaki çocuk istismarı davalarında dikkat çekici bir pattern ortaya çıktı: İstismarı bildikleri, delilleri kararttıkları veya şikâyetleri engelledikleri iddia edilen cemaat yöneticileri ve üyeleri, sanık sandalyesine oturtulmuyor. Bunun yerine savcılıklar tarafından yalnızca “bilgi sahibi” ya da “tanık” sıfatıyla ifadelerine başvuruluyor.
SORUŞTURMA AÇILMAYAN ÜST DÜZEY MENSUPLAR
Adliye kaynaklarından ve dava dosyalarından derlenen bilgilere göre; birden fazla ilde görülen benzer davalarda, yurt müdürleri, cemaat şeyhleri veya üst düzey mensupları hakkında “suç delillerinin karartılmasına yardım”, “kamu görevlisinin suçu bildirmemesi” veya “suça iştirak” suçlarından soruşturma açılmadı.
Bu kişiler mahkemeye çağrıldığında sadece “Ne biliyorsunuz?” sorusuna yanıt veriyor, çoğu zaman “Hiçbir şeyden haberim yoktu” diyerek salonu terk ediyor.
AVUKATLARIN ELEŞTİRİLERİ
Mağdur çocukları ve aileleri temsil eden avukatlar ise “Bu kişiler olmadan istismar bu kadar uzun süre gizli kalamazdı. Örtbas zincirinin en üst halkaları yargılanmadan adalet sağlanamaz” görüşünde.
Avukat Ömer Turanlı (dosyaları takip eden isimlerden biri): “Savcılıklar sistematik olarak cemaat hiyerarşisinin üst kademelerini koruma eğiliminde. Çocuk istismarı sanığı alt düzey bir görevliyken, o kişiyi atayan, denetleyen, şikâyetleri susturan cemaat yöneticileri ‘bilgi sahibi’ diye geçiştiriliyor. Bu durum, yeni istismarların da önünü açıyor.”
BENZER DAVALARDAKİ UYGULAMALAR
Benzer uygulamalar daha önce Karaman Ensar Vakfı davası, Aladağ yurt yangını soruşturması, Süleymancılar cemaatine bağlı yurtlardaki istismar dosyaları ve son olarak Uşşaki tarikatı lideri Fatih Nurullah’ın davasında da görülmüştü. Hiçbir dosyada cemaatin kurumsal yapısı veya örtbas mekanizmaları ayrı bir suç unsuru olarak ele alınmadı.
MAĞDUR AİLELERİNİN İSYANI
Mağdur ailelerinden biri dava çıkışı şu sözlerle isyan etti: “Çocuğumuza yıllarca tecavüz eden kişi ceza aldı belki, ama bunu organize eden, ‘susun’ diyen, delilleri yok edenler hâlâ elini kolunu sallayarak geziyor. Onlar mahkemede sadece ‘bilgi sahibi’. Bu mu adalet?”
ADALET BAKANLIĞI’NIN YANITI
Konuyla ilgili görüşüne başvurduğumuz Adalet Bakanlığı kaynakları ise “Her dosya kendi içinde değerlendiriliyor, genelleme yapılamaz” yanıtını vermekle yetindi.
ÇOCUK HAKLARI ÖRGÜTLERİNİN UYARISI
Çocuk hakları örgütleri, TBMM’ye sunulan çok sayıda önergeye rağmen cemaat yurtlarının denetim mekanizmalarının hâlâ yetersiz olduğunu ve örtbas edenlerin cezasız kalmasının yeni mağdurlar yarattığını belirtiyor.
Gelişmeleri takip ediyoruz.