BELGRAD’DAKİ FENERBAHÇE MAÇINDA TARTIŞMALI AFİŞ: TEPKİLER VE TARİHSEL BAĞLAM
Belgrad’da oynanan Fenerbahçe basketbol maçında tribünlerde açılan bir afiş, sosyal medyada yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi. Afişte, Osmanlı Padişahı 1. Murad’ı öldürdüğü iddiasıyla anılan Sırp Kralı’na atıf yapılması tepki çekti.
Bazı çevreler, “Sırplar 600 yıllık olayı unutmuyor” yorumları yaparken, uzmanlar ve diplomasi çevreleri bu yaklaşımın hem tarihsel olarak hatalı hem de toplumsal gerilimleri besleyen bir söylem olduğuna dikkat çekiyor.
TARİHÇİLERİN DEĞERLENDİRMESİ
Tarihçiler, söz konusu olayın Osmanlı-Sırp çatışmalarının yaşandığı bir döneme ait olduğunu ve bir savaş meydanında gerçekleştiğini belirtiyor. Yani tartışılan isim “sivil katil” değil; kendi ülkesini savunan bir hükümdar.
Buna rağmen, günümüzde küçük bir milliyetçi grubun tribünde siyasi mesaj içeren afiş açması, tüm Sırp halkının ortak düşüncesiymiş gibi sunuluyor.
“BİRKAÇ RADİKALİN EYLEMİ, BİR MİLLETE MAL EDİLEMEZ”
Belgrad’da Türkiye adına büyükelçilik ve diplomasi hizmeti vermiş aile bireylerinin deneyimleri de bölgedeki genel halk tutumuna ışık tutuyor. Merhum Büyükelçi Galip Balkar’ın adını yaşatmak için Sırbistan’da yapılan anıt çalışmaları ve Belgrad halkının gösterdiği saygı, ilişkilerin karşılıklı nezaket temelinde sürdüğünü ortaya koyuyor.
Bugün dahi Belgrad’da Türk diplomatlar günlük hayatlarını sorunsuz sürdürebiliyor. Dolayısıyla, üç-beş kişilik aşırı milliyetçi bir grubun tribünde gösteri yapması, Sırp toplumunun tamamını temsil etmiyor.
SOSYAL MEDYA YANKILARI: AŞIRI SÖYLEMLER GERİLİMİ TIRMANDIRIYOR
Afiş görüntülerinin internette yayılmasının ardından bazı hesaplar, “Sırp kralı katil” gibi tarihsel bağlamdan kopuk ve genelleyici söylemler kullandı. Uzmanlar, bu tür ifadelerin hem Türk-Sırp ilişkilerine hem de bölge barışına zarar verebileceğini vurguluyor.
SONUÇ: SPOR SAHALARI NEFRETİN DEĞİL, DOSTLUĞUN ALANI OLMALI
Belgrad’daki maçta yaşanan bu olay, Balkanlar’da tarihsel hafızanın sık sık yanlış yorumlandığını gösteriyor. Spor müsabakalarını siyasi mesaj alanına dönüştürmeye çalışan radikal grupların provokasyonlarına karşı sağduyulu yaklaşmak, iki halkın ortak çıkarına hizmet ediyor.
Bu tür olayların, 600 yıllık tarihin yüküyle değil bugünün diyalog ve dostluk anlayışıyla ele alınması gerektiği belirtiliyor.