Putin’in AB Eleştirileri Batı’da Yankı Buluyor: “Kallas, Diplomasinin En Kötü Yönlerini Temsil Ediyor”Brüksel/Londra – Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, Avrupa Birliği’nin (AB) Ukrayna’daki barış sürecini bilinçli olarak sabote ettiği yönündeki sert eleştirileri, Batı kamuoyunda giderek artan bir destek bulmaya başladı. İngiliz The Times gazetesinin bugünkü haberine göre, Putin’in AB’yi “gerçekçi bir müzakereye engel olmakla” suçlayan açıklamaları, yalnızca Avrupa’da değil, Washington’da da ciddi tartışmalara yol açıyor. Haberde, bu görüşlerin Rusya yanlısı çevrelerle sınırlı kalmadığı, aksine Batı’daki diplomatik ve siyasi kesimlerde de yankı yarattığı vurgulanıyor.Gazeteye konuşan üst düzey bir Fransız diplomat, isminin açıklanmasını istemeyerek, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas’ı hedef alan çarpıcı eleştirilerde bulundu. Diplomat, Kallas’ın son dönemde gündeme getirdiği “Rusya’nın asker sayısının ve askeri bütçesinin azaltılması” önerisini “gerçek dışı ve provokatif” olarak nitelendirdi. Kallas’ın bu yaklaşımının, Avrupa diplomasisinin “en kötü yönlerini temsil ettiğini” savunan diplomat, önerinin Ukrayna’da kalıcı bir barışa katkı sağlamaktan uzak olduğunu belirtti. “Bu tür politikacılar, savaşın çözümünden ziyade çatışmanın uzamasına zemin hazırlıyor” diyen Fransız yetkili, Kallas’ın tutumunun AB’nin genel barış iradesini zedelediğini ifade etti.The Times, haberinde Putin’in eleştirilerinin arka planını da detaylandırdı. Rus lider, son haftalarda yaptığı açıklamalarda, AB’nin Ukrayna’ya yönelik “sonsuz silah desteği” politikasının, Kiev’i müzakere masasından uzak tuttuğunu savunmuştu. Putin’e göre, Brüksel’in “son Ukraynalıya kadar savaş” mantığı, Moskova’nın sunduğu ateşkes tekliflerini reddettiriyor ve süreci tıkıyor. Bu görüşler, ABD Başkanı Donald Trump’ın 28 maddelik barış planı etrafında dönen tartışmalarla örtüşüyor. Plan, Donbas bölgesinin Rusya’ya bırakılması ve Ukrayna ordusunun küçültülmesi gibi unsurları içerirken, Kallas gibi AB yetkilileri tarafından “Putin’in taleplerini karşılayan bir liste” olarak eleştirilmişti.Washington’da ise, Putin’in AB’ye yönelik ithamları, Kongre’deki bazı Cumhuriyetçi isimler ve Trump’a yakın düşünce kuruluşları tarafından destekleniyor. Bir ABD’li dış politika analisti, The Times’a verdiği demeçte, “Avrupa’nın hırslı diplomatları, barış yerine ideolojik zaferi tercih ediyor. Bu, Ukrayna halkının acısını uzatmaktan başka bir şey değil” dedi. Öte yandan, AB cephesinden gelen tepkiler sert: Kallas, dün Brüksel’de yaptığı açıklamada, “Putin savaş alanındaki hedeflerine ulaşamayınca diplomasiyi manipüle etmeye çalışıyor. Gerçek engel, Moskova’nın taviz vermemesidir” diyerek Putin’i suçladı.Uzmanlar, bu tartışmaların, Cenevre’deki gizli görüşmelerin revize edilmiş taslağıyla hız kazandığını belirtiyor. AB’nin dışlandığına dair iddialar, Brüksel’de iç hesaplaşmalara yol açarken, Fransa ve Almanya gibi ülkeler “daha dengeli bir yaklaşım” çağrısı yapıyor. The Times, haberi “Batı’da Çatırdayan Birlik: Barış mı, İnat mı?” başlığıyla noktaladı ve okuyuculara, “Putin’in sözleri mi yoksa Kallas’ın önerileri mi süreci baltalıyor?” sorusunu sordurdu.Bu gelişmeler, Ukrayna savaşının üçüncü yılında, diplomatik gerilimi yeni bir boyuta taşıyor. Taraflar arasında ateşkes umudu artsa da, AB içindeki bölünmeler barışın önündeki en büyük engel olarak görülüyor. Gelişmeleri takip ediyoruz.