Maduro Vatandaşlık Tartışması Anayasa Krizi

Venezüella’da yeni anayasal tartışma: Maduro’dan ‘işgali teşvik edenlere’ karşı vatandaşlık çıkarma hamlesi.

Caracas, 31 Ekim 2025 – Venezüella Devlet Başkanı Nicolás Maduro, ABD’nin ülkeyi işgal etmesini teşvik eden muhaliflere yönelik sert bir adım atarak, bu kişilerin vatandaşlıktan çıkarılması için anayasal bir reform sürecini başlatacaklarını duyurdu.

Ulusal medyada yer alan haberlere göre, Maduro’nun açıklaması, özellikle sürgündeki muhalif lider Leopoldo López’i hedef alıyor ve ülkedeki gerilimi daha da artırıyor.

Maduro, cuma gecesi ulusal televizyonda yaptığı konuşmada, ABD’nin “yeni bir sonsuz savaş” uydurduğunu iddia ederek, “ABD, söz verip bir daha savaşa girmeyeceklerini söylemişti, ama şimdi bir savaş icat ediyorlar. Biz bunu önleyeceğiz” dedi.

Konuşmasında isim vermese de, Venezüella Başkan Yardımcısı Delcy Rodríguez, Maduro’nun Yüksek Adalet Mahkemesi’ne López’in vatandaşlığını iptal etmesi için başvurduğunu Telegram hesabından duyurdu. Rodríguez, López’i “grotesk, suç teşkil eden ve yasadışı bir şekilde ABD’nin Venezüella’ya askeri işgal çağrısı yapmakla” suçladı.

López, 2020’den beri İspanya’da sürgünde yaşayan önde gelen muhalif figürlerden biri. Sosyal medyada Maduro’ya yanıt veren López, “Maduro, özgürlük isteyen tüm Venezüellalıların söylediklerimi söylerken vatandaşlığımı almak istiyor. Bu, muhalefeti susturma girişimi” diye yazdı.

Hukuk uzmanları, Venezüella Anayasası’nın 35. maddesine göre doğuştan Venezüellalıların vatandaşlığının iptal edilemeyeceğini belirtiyor. Bu hamle, Maduro’nun müttefiki Nikaragua Devlet Başkanı Daniel Ortega’nın yüzlerce muhalifi vatandaşlıktan çıkardığı uygulamayı andırıyor.

CIA KOMPLOSU İDDİASI: ABD GEMİLERİNE SALDIRI PLANI BOZULDU
Maduro, konuşmasında ABD Merkezi Haberalma Teşkilatı (CIA) tarafından planlandığı öne sürülen bir “sahte bayrak” operasyonunu da ifşa etti. “CIA, tüm kötülüğüyle tanınan bir örgüt, kendi gemilerine saldıracaktı. Suçu kime atacaklardı? Venezüella’ya” diyen Maduro, planın Trinidad ve Tobago’da demirli ABD savaş gemilerine yönelik olduğunu savundu.

İçişleri Bakanı Diosdado Cabello, pazartesi günü CIA destekli bir “paralı asker hücresi”nin yakalandığını açıklayarak, bu grubun USS Gravely destroyerine saldırı düzenleyip Caracas’ı suçlu göstermeyi amaçladığını iddia etti.

Venezüella hükümeti, bu iddialarını kanıtlamasa da, ABD’nin Karayipler’deki askeri yığınaklaşmasını “Maduro’yu devirme girişimi” olarak nitelendiriyor. ABD, ağustos ayından beri bölgede 8 savaş gemisi, 10 F-35 savaş uçağı ve nükleer denizaltı konuşlandırdı; resmi gerekçe ise uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele.

Ancak Caracas, bu operasyonların “Cartel de los Soles” adlı iddia edilen Maduro bağlantılı uyuşturucu karteline yönelik olduğunu savunarak, CIA’nın gizli faaliyetler için yetki aldığını öne sürüyor.

Savunma Bakanı Vladimir Padrino López, “CIA her yerde, ama girişimlerimiz başarısız olacak” diyerek, Venezüella ordusunun 9 kıyı eyaletinde tatbikatlara başladığını ve sivil milislerin Rus yapımı Igla-S omuz fırlatmalı füze sistemleriyle donatıldığını bildirdi.

Ülke, Trinidad ve Tobago ile enerji anlaşmalarını askıya aldı; Başbakan Kamla Persad-Bissessar’ı “ABD’nin militarist ajandasına boyun eğmekle” suçladı.

ARKA PLAN: ABD-VENEZÜELLA GERİLİMİ YÜKSELİYOR
Bu gelişmeler, ABD Başkanı Donald Trump’ın Maduro’yu “organize suç çetesi lideri” olarak nitelendirmesi ve “kara operasyonları” sinyali vermesiyle çakışıyor. Trump, fentanyl krizini Meksika ve Venezüella’ya bağlarken, Pentagon’un uyuşturucu kartellerine karşı “silahlı çatışma” yetkisi alması dikkat çekiyor.

Maduro ise Papa Leo XIV’e mektup yazarak “barış ve istikrar” çağrısı yaptı.

Muhalefet ve uluslararası gözlemciler, Maduro’nun 2018 ve 2024 seçimlerini “hileli” bulurken, 8 milyondan fazla Venezüellalı’nın ülkeyi terk ettiği bir insani kriz yaşanıyor. Hiperenflasyon ve ekonomik çöküş, gerilimi körüklüyor.

Analistler, bu adımların iç muhalefeti sindirme ve dış baskıya karşı milliyetçi bir dalga yaratma amacı taşıdığını düşünüyor. Maduro’nun anayasal reformu, Yüksek Adalet Mahkemesi’nde görüşülecek.

Uzmanlar, López’in doğuştan vatandaşlık statüsünün korunduğunu vurgulasa da, karar Venezüella’daki siyasi kutuplaşmayı derinleştirebilir. Bölgedeki tansiyon, Karayipler’i “ölümcül şiddet alanı”na dönüştürebilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir