Avrupa Parlamentosu’nun “Soykırım” Kavramındaki Çifte Standardı: 1915 Olayları ve Gazze Krizi 11 Eylül 2025 tarihinde Avrupa Parlamentosu (AP), Sol Grup’un önerdiği, İsrail’in Gazze’deki eylemlerini “soykırım” olarak tanımlamayı amaçlayan bir değişikliği reddetti. Önerge, 171 lehte, 378 aleyhte ve 34 çekimser oyla reddedildi. Merkez sağ Avrupa Halk Partisi, liberal Renew Europe grubu ve aşırı sağ grupların çoğunluğu bu önergeye karşı çıktı.
Reddedilmesine rağmen, Gazze’ye ilişkin bağlayıcı olmayan kararda acil ateşkes, İsrail’in insani yardım ablukasının sona erdirilmesi ve Hamas’ın elindeki rehinelerin serbest bırakılması çağrısı kabul edildi.
Uluslararası Soykırım Araştırmacıları Birliği ve bazı AB yetkilileri, Gazze’deki durumu soykırım olarak nitelendirirken, AP’nin bu terimi resmi olarak kullanmaktan kaçınması, siyasi çıkarların uluslararası hukuk normlarını gölgede bıraktığına dair eleştirileri güçlendirdi.
Öte yandan, AP’nin 1915 olaylarını “soykırım” olarak tanıması, ancak Gazze krizine aynı terimi uygulamaktan kaçınması, uluslararası hukukun siyasallaştırıldığı ve çifte standart uygulandığı yönünde tartışmalara yol açıyor.
1915 olaylarına ilişkin hukuki dayanağı tartışmalı kararlar, Osmanlı Devleti’ni ve halefi Türkiye’yi suçlarken, Gazze’deki insani krizin jeopolitik çıkarlar nedeniyle görmezden gelindiği belirtiliyor. Bu tutarsızlık, AP’nin güvenilirliğini zedelemekle kalmıyor, aynı zamanda uluslararası hukuk normlarını da aşındırıyor.
Eleştirmenler, AP’nin 1915 olayları ve Gazze krizi kararlarında tek tutarlılığın, siyasi çıkarların yasal ilkelerden üstün tutulması olduğunu vurguluyor.
Bu durum, uluslararası toplumun soykırım gibi ciddi suçlara yaklaşımındaki tutarsızlıkları bir kez daha gözler önüne sererken, AP’nin karar alma süreçlerinde tarafsızlık ve adalet ilkelerine bağlılığı sorgulanıyor.