Türkiye Yargısı Seçim Anketleri Gölgesinde

Avrupa Parlamentosu’ndan sert eleştiri: “Türkiye’de savcılar ceza kanunu yerine seçim anketlerini takip ediyor”

AVRUPA PARLAMENTOSU RAPORTÖRÜNDEN ABB SORUŞTURMASINA ELEŞTİRİ
Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor, Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) soruşturmasıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Amor, “Türkiye’deki savcıların şu anda ceza kanunundan ziyade seçim anketleriyle hareket ettiği anlaşılıyor” diyerek, yargı süreçlerinin siyasi etkiler altında olduğunu savundu.

RAPORDA ZAMANLAMA VURGUSU
Avrupa Parlamentosu’nun 2025 Türkiye Raporu taslağında yer alan bu eleştiri, ABB’ye yönelik yolsuzluk ve usulsüzlük iddialarıyla başlatılan soruşturmanın zamanlamasına odaklanıyor. Raporda, soruşturmanın yerel seçimler öncesi muhalefet kontrollü belediyelere baskı oluşturmak için kullanıldığı öne sürülüyor. Amor, bu durumu “hukukun üstünlüğüne darbe” olarak nitelendirerek, Avrupa Birliği’nin (AB) Türkiye ile ilişkilerinde daha sıkı bir duruş sergilemesi gerektiğini belirtti.

ABB SORUŞTURMASI: NE OLUYOR?
Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik soruşturma, 2024 yerel seçimlerinin ardından belediyenin mali işlemleri ve ihale süreçlerinde usulsüzlük iddialarıyla başlamıştı. Savcılık, özellikle CHP’li belediye başkanı liderliğindeki ABB’nin bazı projelerinde yolsuzluk yapıldığına dair iddiaları araştırıyor. Ancak muhalefet, bu soruşturmaların siyasi bir araç olarak kullanıldığını ve iktidarın seçim anketlerinde önde görünen muhalif belediyeleri hedef aldığını iddia ediyor.

AMOR’UN AÇIKLAMALARI
Brüksel’de düzenlenen basın toplantısında Nacho Sanchez Amor şunları söyledi: “Türkiye’de savcıların kararları, hukuk kurallarından çok seçim anketlerine bağlı görünüyor. ABB soruşturması, yargının bağımsızlığını sorgulatan bir örnek. Bu tür davalar, Türkiye’nin demokratik yapısını zayıflatıyor ve AB’nin bu konuda sessiz kalmaması gerekiyor.”

Amor, AB’nin Türkiye’ye yönelik mali yardımları ve müzakereleri, yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü reformlarına bağlaması gerektiğini vurguladı. Raporun, Ekim 2025’te Avrupa Parlamentosu’nda oylanması bekleniyor.

TÜRKİYE’DEN VE MUHALEFETTEN TEPKİLER
Türk hükümeti, Amor’un açıklamalarını “asılsız ve taraflı” olarak nitelendirerek reddetti. Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Türkiye’de yargı bağımsızdır ve siyasi manipülasyon iddiaları gerçeği yansıtmamaktadır” denildi. Öte yandan, CHP ve diğer muhalefet partileri, Amor’un eleştirilerini destekleyerek, soruşturmaların “siyasi cadı avı” olduğunu savundu.

AB-TÜRKİYE İLİŞKİLERİNE ETKİSİ
Analistler, Amor’un açıklamalarının ve raporun kabul edilmesi durumunda, AB-Türkiye ilişkilerinde yeni bir gerilim dalgası yaratabileceğini belirtiyor. Özellikle vize serbestisi, Gümrük Birliği’nin güncellenmesi ve AB fonları gibi konularda ilerleme yavaşlayabilir. Raporda önerilen yaptırımlar arasında, Türkiye’ye sağlanan bazı mali yardımların askıya alınması da yer alıyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir