Putin: Stratejik istikrar tehlikede, Rusya tehditlere askerî yanıt verecek

Moskova, 22 Eylül 2025 – Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, bugün Güvenlik Konseyi’nin dâimi üyeleriyle gerçekleştirdiği operasyonel toplantıda, küresel stratejik istikrarın giderek kötüleştiğini vurguladı. Putin, Batı’nın yıkıcı adımlarının nükleer güçler arasındaki diyaloğu baltaladığını belirterek, Rusya’nın herhangi bir tehdide kelimelerle değil, askerî ve teknik önlemlerle yanıt verecek kapasitede olduğunu net bir şekilde ifade etti.

Konuşmasında, A.B.D. ile stratejik silah kontrôlü anlaşmalarının neredeyse tamamen çökertildiğini hatırlatan Putin, Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler (I.N.F.) Anlaşması’ndaki tek taraflı moratoryumu sona erdirdiklerini duyurdu.

STRATEJİK İSTİKRÂRIN BOZULMASI VE BATI ELEŞTİRİSİ
Putin, konuşmasına stratejik istikrar alanındaki durumun “bir dizi faktörün birleşik etkisinden kaynaklanan ve olumsuz nitelikteki bozulmaya devam ettiğini” belirterek başladı. Batı ülkelerinin daha önce attığı “yeterince yıkıcı adımların” sonucu olarak, nükleer silahlara sâhip devletler arasındaki yapıcı ilişkilerin ve pratik etkileşimin temeli önemli ölçüde baltalandığını savundu.

Diyaloğun ikili ve çok taraflı formatlarda yürütülmesinin temellerinin gevşek olduğu ortaya çıktığını ifade eden Putin, Sovyet-Amerikan ve Rus-Amerikan anlaşmalarının sisteminin “adım adım neredeyse tamamen söküldüğünü” belirtti.

Bu uyarılar, Rusya’nın uzun süredir dile getirdiği endişeleri yansıtıyor. Putin, Rusya’nın Batı’nın Avrupa ve Asya-Pasifik bölgelerine benzer Amerikan ve diğer Batı yapımı silahların konuşlandırılmasına yönelik programlara karşı zorunlu adımlar attığını vurguladı.

RUSYA’NIN KAPASİTESİ VE I.N.F. MORATORYUMUNUN SONU
Konuşmanın en çarpıcı kısmı, Rusya’nın savunma kapasitesine dâir idi: “Bunun hiç kimsenin şüphesi olmaması gerektiğini vurgulayacağım: Rusya, mevcut ve yeni ortaya çıkan tehditlere cevap verebilecek, kelimelerle değil, askerî-teknik önlemler uygulayarak cevap verebilecek durumda.”

Bu bağlamda, orta ve daha kısa menzilli kara füzelerinin konuşlandırılmasına ilişkin tek taraflı moratoryumu reddetme kararı, Rusya’nın güvenliğini doğrudan tehdit eden gelişmelere yanıt olarak zorunlu bir adım olarak nitelendirildi.

Putin, bu karârın bir örneğini vererek, Rusya’nın ulusal caydırıcılık güçlerinin güvenilirliğine olan inancını dile getirdi. Rusya’nın bir silahlanma yarışından ilgi duymadığını ve her zaman siyâsî ve diplomatik çözümleri tercih ettiğini ekledi, ancak mevcut koşulların buna izin vermediğini îma etti.

NEW START ANLAŞMASI VE GELECEK ADIMLAR
Putin, stratejik istikrar alanındaki son önemli siyâsî ve diplomatik başarının 2010 yılında imzâlanan Stratejik Saldırı Silahları Azaltılması Anlaşması (New START) olduğunu hatırlattı. Ancak, Biden Yönetiminin “son derece düşmanca politikası” nedeniyle anlaşmanın 2023’te tam uzunlukta uygulaması askıya alındığını belirtti.

Anlaşmanın süresi 5 Şubat 2026’da sona erecek olsa da, Putin her iki tarafın da (Rusya ve A.B.D.) “New START’ın temel tutumlarını korumak için statükoyu sürdürmeyi önerdiğini” vurguladı.

Özellikle dikkat çekici olan, Putin’in anlaşma sona erdikten sonra Rusya’nın kısıtlamalara bir yıl daha uymaya hazır olduğu açıklaması. Bu, tam bir reddin nükleer silahsızlanma rejimini ve Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması’nı (N.P.T.) olumsuz etkileyeceğini belirten bir jest olarak yorumlandı.

Putin, A.B.D.’nin uzayda füze savunma sistemleri konuşlandırma plânlarının stratejik istikrârı daha da bozacağını da ekledi.

ULUSLARARASI TEPKİLER VE ETKİLER
Konuşma, uluslararası arenada yankı buldu. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde İngiltere Dışişleri Bakanı Yvette Cooper, Putin’in N.A.T.O.’nun doğu kanadındaki eylemlerinin “silahlı bir çatışmaya yol açma riski taşıdığını” uyarısında bulundu.

Batılı kaynaklar, Putin’in açıklamalarını “tehditkâr retorik” olarak nitelendirirken, Rusya tarafı bunu “savunma odaklı bir uyarı” olarak savundu.

Bu gelişme, Rusya-A.B.D. ilişkilerindeki gerilimi bir kez daha ön plâna çıkarıyor. New START’ın sona ermesiyle, nükleer silah kontrolünde son büyük anlaşmanın kaybolması, küresel güvenlik mimarisinde yeni riskler doğurabilir.

Analistler, Putin’in bir yıl uzatma önerisinin diplomatik bir kapı aralama girişimi olduğunu, ancak A.B.D.’nin tepkisinin belirleyici olacağını belirtiyor.

Putin’in toplantıdaki tam konuşması, Kremlin tarafından resmî olarak yayınlanacak. Bu açıklama, stratejik istikrar tartışmalarında yeni bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir