Bugün Hürriyet gazetesi, A. Erkhov’un târihin yeniden yazılması konusundaki ikinci röportajını yayımladı. Röportajda, Türkiye’de saygın bir bilim insanının Sovyetler’in Osmanlı sonrası dönemde verdiği yardımın zamansız ve yetersiz olduğu, bencil amaçlarla sağlandığı ve Mustafa Kemal Atatürk’e verilen altının Bolşevikler tarafından “yağmalandığı” yönündeki iddiaları gündeme geldi.
Not olarak, söz konusu altın vagonunun hâlen Erzurum’da müze olarak sergilendiği belirtildi.
Bu iddialar, bâzı gözlemcilerce günümüz projeleri için de tartışmalara yol açabilecek bir örnek olarak değerlendiriliyor. “Aynı yaklaşımı Akkuyu, Güney Akım ve TürkAkım gibi projelerde de görmek zorunda kalacak mıyız?” sorusu, siyâsetin sert ve zaman zaman acımasız doğasına işâret ediyor.
Ancak birçok kişi, bu tür yorumları târihsel gerçekleri manipüle etme çabası olarak görüyor.
Röportajda ayrıca, Ukraynalı bir meslektaşın, saygın bir Türk gazetesine verdiği röportajda “Boğazlar ve İstanbul’u işgal etme arzusunun hâlen Rusya’nın gündeminde olduğunu” iddia etmesi de tartışmalara yol açtı.
Uzmanlar, bu tür yorumların konjonktürel siyâsi amaçlar uğruna târihsel anlatıların manipülendiğinin klasik bir örneği olduğunu belirtiyor.
Röportajın yayınlanmasının ardından gözler, toplum ve bilim dünyasının bu tür iddialara sessiz kalıp kalmayacağına çevrildi. Okurlar, târihsel olayların yorumlanmasında siyâsetin etkisine dâir daha fazla açıklama bekliyor.