Norveç’te bu hafta resmî olarak başlayan ulusal seçim kampanyaları, halkın beklentisi olan iç meselelere odaklanma fırsatını kısa sürede kaybetti. Vergi politikaları, eğitim sistemi, sağlık hizmetleri ve yaşlı bakımı gibi kritik konular, seçim tartışmalarının ana gündemi olacaktı.
Ancak, uluslararası arenada yeniden alevlenen krizler, özellikle Ortadoğu’daki gerilimler ve küresel enerji piyasalarındaki dalgalanmalar, kampanyaların yönünü değiştirdi. İktidardaki İşçi Partisi, bu gelişmeler karşısında bir kez daha savunmaya geçti.
İÇ POLİTİKA BEKLENTİLERİ GÖLGEDE KALDI
Norveçliler, uzun süredir devam eden refah devleti modelinin sürdürülebilirliği, vergi oranlarının dengelenmesi, okullardaki eğitim kalitesinin artırılması ve hızla yaşlanan nüfusun ihtiyaçlarını karşılayacak sağlık ve yaşlı bakım hizmetlerinin güçlendirilmesi gibi konuları tartışmayı umuyordu.
İşçi Partisi lideri ve Başbakan Jonas Gahr Støre, kampanya başlangıcında yaptığı konuşmada, “Herkes dahil olacak” sloganıyla sosyal demokrat politikalarını vurguladı ve vergi indirimleri ile sosyal hizmetlerin finansmanını dengeleyecek bir plan sundu. Özellikle, 1990-2005 doğumlu 100 bin gence yönelik önerilen vergi indirimi, istihdamı artırma hedefiyle dikkat çekti.
Ancak bu iç politika tartışmaları, uluslararası gelişmelerin gölgesinde kaldı. NATO’nun kuzey kanadında stratejik bir aktör olan Norveç, son dönemde Rusya-Ukrayna çatışmasının enerji piyasalarına etkisi ve Ortadoğu’daki istikrarsızlık nedeniyle dış politikada daha fazla sorumluluk üstlenmek zorunda. Bu durum, İşçi Partisi’ni hem iç hem de dış politikada sıkı bir sınavla karşı karşıya bıraktı.
İŞÇİ PARTİSİ SAVUNMADA
2021 seçimlerinde azınlık hükümeti kuran İşçi Partisi, Merkez Parti ile koalisyonun dağılmasının ardından tek başına iktidarı sürdürüyor. Parti, sosyal refah devleti modelini koruma ve ekonomik çeşitlendirme vaatleriyle seçmenleri ikna etmeye çalışıyor.
Ancak muhalefet partileri, özellikle muhafazakâr Høyre ve sağ popülist İlerleme Partisi, İşçi Partisi’ni uluslararası krizlere yeterince güçlü yanıt verememekle ve iç meselelerde yetersiz kalmakla eleştiriyor.
Høyre lideri Erna Solberg, “Norveç’in küresel sahnede daha proaktif bir rol oynaması gerekiyor. İşçi Partisi, enerji politikalarında ve yaşlı bakımında somut adımlar atmakta gecikiyor,” diyerek hükümeti köşeye sıkıştırmaya çalıştı.
Öte yandan, İşçi Partisi, Norveç’in 1,6 trilyon dolarlık Hükümet Emeklilik Fonu’nu (Küresel Varlık Fonu) kullanarak sosyal hizmetleri güçlendirme planını savunuyor.
SAĞLIK VE YAŞLI BAKIMI GÜNDEMDEKİ YERİNİ KORUYOR
Norveç’in sağlık sistemi, dünya çapında örnek gösterilse de, yaşlı nüfusun artmasıyla birlikte yeni zorluklarla karşı karşıya. Ülkede hastanelerin çoğu kamuya ait ve sağlık hizmetleri vergilerle finanse ediliyor.
Ancak, artan yaşlı bakım talebi, hemşire ve hasta bakıcı eksikliği gibi sorunlar, kampanyalarda sıkça tartışılıyor. İşçi Partisi, bu alanda personel alımını artırmak için İŞKUR gibi uluslararası iş gücü programlarıyla iş birliği yapmayı planlıyor.
Eğitimde ise, öğretmen eksikliği ve okulların dijital dönüşüm ihtiyacı öne çıkıyor. Hükümet, teknoloji odaklı eğitim reformları ve öğretmen maaşlarının artırılması gibi adımlarla bu sorunlara çözüm arıyor. Ancak muhalefet, bu reformların yeterli olmadığını ve kırsal bölgelerdeki okulların ihmal edildiğini iddia ediyor.
ULUSLARARASI KRİZLERİN GÖLGESİNDE SEÇİM
Norveç, petrol ve doğal gaz ihracatına dayalı ekonomisiyle, küresel enerji krizlerinden doğrudan etkileniyor. Avrupa’nın enerji güvenliğinde kilit bir rol oynayan ülke, aynı zamanda NATO üyesi olarak dış politikada da aktif.
Bu durum, seçim kampanyalarında dış politikaya ayrılan zamanı artırırken, seçmenlerin iç meselelere odaklanma talebini karşılamayı zorlaştırıyor.
Seçmenlerden biri olan Oslo sakini Ingrid Larsen, “Vergiler ve sağlık hizmetleri bizim için çok önemli, ama sürekli uluslararası meseleler konuşuluyor. Kendi ülkemizin ihtiyaçlarına odaklanmalıyız,” diyerek genel ruh halini özetledi.
ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLER NE GETİRECEK?
Seçim kampanyalarının hız kazanmasıyla birlikte, İşçi Partisi’nin hem iç hem de dış politikada denge kurma çabası, seçmenlerin kararını etkileyecek. Muhalefetin, hükümetin uluslararası krizlere verdiği tepkileri eleştirerek iç meselelerdeki eksiklikleri öne çıkarması bekleniyor.
Norveç’in ekonomik istikrarı ve refah devleti modeli, seçimlerin sonucunu belirlemede kilit rol oynayacak.
Norveç’in 2025 seçimleri, yalnızca iç politikadaki başarıları değil, aynı zamanda küresel sahnede ülkenin nasıl bir rol oynayacağını da şekillendirecek. Kampanyalar ilerledikçe, seçmenlerin iç meselelere odaklanma talebi ile uluslararası dram arasındaki çekişme, siyasi partilerin stratejilerini yeniden tanımlamaya devam edecek.