Ülkemizde giderek yaygınlaşan sanal kumar bağımlılığı, her yaştan bireyi olumsuz etkiliyor. Yasal olmayan internet siteleri üzerinden oynanan kumar, maddi ve manevi kayıplara yol açarken, bağımlılığın getirdiği sorunlar tedavi ihtiyacını artırıyor.
Ülkemizde özellikle gençler arasında yaygın olan sanal kumar bağımlılığı artık her yaş grubunu etkiliyor. Otobüslerde, metrobüslerde ve her yerde kumar oynayan insanlar, bu bağımlılık nedeniyle maddi ve manevi büyük kayıplara uğruyor. Bu durumun en tehlikeli yönlerinden biri, Türkiye’de yasal olmayan internet sitelerinden oynanıyor olmasıdır; yani hiçbir güvenceleri yok. Çok büyük paralar yatırıp kazandığınızda, bu yasadışı siteyi kapatıp o parayı vermeyebilirler.
Türkiye gazetesinden Kaan Zenginli’nin haberine göre; Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi (UNODC), dünyada yasa dışı bahis pazarının 1,8 trilyon dolara ulaştığını açıkladı. Ülkemizde ise bu rakamın 100 milyar lirayı (2,8 milyar doları) geçtiği tahmin ediliyor. Her yaştan insan bu batağa sürüklenerek elinde avucunda ne varsa kaybediyor, yuvalar yıkılıyor, cinayet ve intihar vakaları artıyor. MASAK ve Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı, bu doğrultuda operasyonlar yaparken, yasa dışı kumar oynanan sitelere de erişim engeli getiriliyor. Buna rağmen gelişen teknoloji sayesinde bir site kapanırken devamında bir oyun sitesi daha açılıyor.
Yasa dışı bahis tarafında durum böyleyken, devletin kontrolünde olan yasal sitelerin ve hatta e-Ticaret sitelerinin spor müsabakaları ve şans oyunları dışında, casino oyunlarını da devreye almaları tepki çekiyor. 10 yıllık sanal kumar bağımlısı Cumhuriyet’e konuştu. 30 yaşında özel bir şirkette yöneticilik yapan kişi, “Yaklaşık 10 yıldır sanal bahis yapıyorum. Bu süreçte hem slot oyunları hem de iddia tarzı maç tahminleriyle tanıştım. Sanal kumarla üniversite dönemimde tanıştım; ondan önce de küçük yaşlarda iddia üzerinden normal kuponlarla bahis yapıyordum. Başlangıçta, basit şeyler yapıyordum, yani maç sonucu tahminleri gibi. İlk başta çok düşük miktarlarla, genellikle 2-3 liraya kuponlar oynuyordum. O iki-üç lirayı kazanıp 50 lira yapınca, çok mutlu oluyordum. Her şey o dönemlerde böyle başladı,” dedi.
En çok kazandığı ve kaybettiği parayı sorduğumuzda ise, “En çok parayı yılbaşından hemen önce kazandım; yaklaşık 700 bin lira. Bu kazanç, aslında tahminimize göre biraz saçma sapan bir kupondu. Dört arkadaş birlikte oynadık ve her birimiz kişi başı 5.000 lira yatırdık. Çok büyük beklentilerimiz yoktu ama şansımız yaver gitti ve böylece 700 bin lira kazandık. Ancak kaybettiklerim, kazandıklarımdan çok daha fazla. Mesela bir ay sonunda hesap yaptığımda, 300-400 bin lira kaybettiğimi gördüm. Ayrıca, yurt dışında bir kumarhanede bir gecede 20 bin dolar kaybetmiştim. Ancak bu, sanal bahis değil, normal kumarhane oyunuydu,” şeklinde ifade etti.
“TEFECİDEN BORÇ ALDIM”
Yakın çevremden aldığım borçları saymıyorum; bankalardan kredi çektim ve bir dönem tefeciden bile para aldım. Çünkü çok fazla kaybetmiştim ve bu durumdan kurtulmak için sürekli daha büyük bahisler yapmaya başladım. Normalde slot oyununa örneğin 3.000 lira yatırırken, kayıplarım arttıkça bu rakamlar da büyümeye başladı. İlk başta 3.000 lira ile başladım, ardından 10.000 lira, sonrasında 20.000 lira ve daha sonra 30.000 lira yatırdım. Bir seferinde 10.000 lira kaybettim. O an düşündüm ki, bunu çıkarmam lazım, o yüzden 20.000 lira daha yatırdım. Ancak yine kaybettim ve toplam kaybım 30.000 lira oldu. O zaman 50.000 lira daha atayım, dedim. O da gitti ve toplam kaybım 80.000 lira oldu. Ne yapacağımı düşündüm; bu sefer sağdan soldan borç almaya başladım. Acil bir durum var, diyerek 50.000 lira aldım. Bankadan kredi kartlarımı şişiriyordum; sürekli takla attırma dediğimiz bir sistemle nakit avans çekip onu yatırıyordum. Bu süreçte 3-4 ay boyunca kayıplarım sürekli arttı ve büyük kaybettiğim dönemler yaşadım,” ifadelerini kullandı.
“AKLIM KUMARDA KALIYOR”
Bağımlı, farkında olmadan iki saatinin geçtiğini ve iş hayatının da olumsuz etkilediğini belirtti. Bazen iş yerindeyim, çok işim var, masaya yumulup 5-10 bin lira yatırdığım anlar oluyor. Basit bahisler yaparak, 100 veya 50 lira gibi düşük miktarlarla başlıyorum; hatta 2-3 liraya bile bahis alabiliyorum. Bu şekilde başladım ve zamanla daha büyük miktarlara yöneldim. Daha sonra, bir arkadaş ortamında veya yemeğe gittiğimde bile aklım hâlâ kumarda kalıyor. Telefonla bahis yapmaya devam ediyorum. Kumarın sesleri arka planda çalarken, hızlı para kazanma alışkanlığım beni etkiliyor. Birkaç kez kazandığımda mutlu oldum, ancak kaybettiğimde bunun farkına varamıyorum. Hâlâ canım sıkıldığında birkaç bahis yapıyorum. Ödemem gereken kredi kartı veya faturalarım olduğunda bile, önce kumar oynamayı düşünüyorum; “Şu kadar yatırayım, belki kazanırım,” diyorum,” dedi.
Uzman Klinik Psikolog Melike Şimşek kumar bağımlılığı hakkında şu sözleri söyledi: “Sanal kumar bağımlılığı, davranışsal bağımlılıklar arasında yer alan bir türdür ve son yıllarda büyük bir sorun haline gelmiştir. Kumar bağımlılığı, kişinin kaybetmesine rağmen oynamaya devam etmesi, zaman ve para harcamasının giderek artması ile karakterizedir. Yasal olması, insanların bu bağımlılığın tehlikeli olmadığını düşünmesine yol açabiliyor; ancak bu yanlış bir inançtır. Kişinin kayıplarını tekrar oynayarak telafi edeceğine inanması, bağımlılığın devam etmesine neden oluyor. Bağımlılığın gelişimi bir süreçtir; deneme aşamasından sonra düzenli oynamaya başlamak, bağımlılığın yerleşmesine zemin hazırlar. Bu süreçte bireyler, çevrelerindeki insanların fark ettiği yalan söyleme davranışları sergileyebilirler. Kumar bağımlılığı, aile değerlerinin ve dürüstlüğün yerini alarak kişinin hayatını olumsuz etkiler.”
“GENELDE YAKINLARINDAN BORÇ İSTER”
Kumar bağımlılığında iç içe geçmiş faktörler söz konusudur. Bireyin karakter özellikleri, dürtüsellik, heyecan arama eğilimi ve ailedeki bağımlılık öyküsü bu durumu etkileyebilir. Ayrıca, ekonomik zorluklar da birçok kişi için kumarı bir çıkış yolu olarak görülebilir. Kumar bağımlılığı, depresyon, aile ilişkilerinde bozulmalar ve intihar düşünceleri gibi ruh sağlığı sorunlarına yol açabilir. Dikkat dağınıklığı da sık görülen bir belirtidir. Bu bağımlılığı olan kişiler, genellikle yakınlarından borç ister ve toplumda olumsuz etiketlemelere maruz kalır. Ancak bu kişilerin tedaviye ihtiyacı olduğu unutulmamalıdır. Onlara yargılamadan, ihtiyaç duydukları profesyonel desteği sağlamak önemlidir,” dedi.
Cumhuriyet